Gürkan Özsoy Blog

Kısmen Kişisel


CHP Sadece Heykel Dikti!


Ülkemizde özellikle cehaletin yüksek olduğu iktidar partisi seçmeni cenahında hep şu söylenir: CeHaPe (CHP-Cumhuriyet Halk Partisi) heykel dikmekten başka ne yaptı bu ülkeye? AKP’li cehalet timsali şahısların sürekli sağda solda yazıp çizdikleri bu iddiaya göre CHP ve dolaylı olarak, açıkça diyemeseler de, Mustafa Kemal Atatürk Kurtuluş Savaşı’nın akabinde boş boş oturmuş, bu ülkenin hayrı ve refahı için hiçbir şey yapmamış.

Sürekli CHP’nin tek parti dönemini eleştiren (daha doğrusu sürekli o döneme ve dolayısıyla Atatürk’e saldıran) günümüz AKP tek parti iktidarı savunucuları, cehaletlerinden ağızları köpüre köpüre kudurmaktan başka bir şey yapmazlarken, Reis’lerinin savıp sattığı onlarca fabrikanın o eleştirdikleri dönemden (1923-1938) miras kaldığını görmezden gelirler.

AKP’nin 18 yıllık iktidarı, şüphesiz ülkemiz için her yönden yıkım ve çöküş dönemi olmuştur. Bozulan ahlaktan tutun, zaten kör topal ilerleyen eğitim sistemine kadar her şey bu tek parti iktidarında daha da bozulmuştur. 2017 yılında uyduruk bir halk oylaması ile, nasıl gerçekleştiği herkesin malumu olan bir oldu bittiyle, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen uyduruk ve facia bir sistem kabul edilmiş, bu sistem 2018 yılında yapılan genel seçimle hayata geçirilmiştir. Belirtmek gerekir ki günümüze gelene kadar AKP’nin özelleştirme adı altında yaptıkları bu ülkeye ihanetten başka bir şey değildir. CHP heykel dikmekten başka ne yaptı diyen moronlara cevap olarak AKP’nin yaptığı özelleştirmeleri hatırlatmak istiyorum. Bu özelleştirmelere konu olan aşağıdaki tesisler Atatürk ve O’nun tek parti döneminde kurulmuştur:

1-Ankara Fişek Fabrikası (1924)

2-Gölcük Tersanesi (1924)

3- Şakir Zümre Fabrikası (1925)

4-Eskişehir Hava Tamirhanesi (1925)

5-Alpullu Şeker Fabrikası (1926)

7-Uşak Şeker Fabrikası(1926)

8-Kırıkkale Mühimmat Fabrikası (1926)

9-Bünyan Dokuma Fabrikası (1927)

10-Eskişehir Kiremit Fabrikası (1927)

11-Kırıkkale Elektrik Santrali Ve Çelik Fabrikası (1928)

12- Ankara Çimento Fabrikası (1928)

13-Ankara Havagazı Fabrikası (1929)

14-İstanbul Otomobil Montaj Fabrikası (1929)

15-Kayaş Kapsül Fabrikası (1930)

16-Nuri Killigil Tabanca, Havan Ve Mühimmat Fabrikası (1930)

17-Kırıkkale Elektrik Santrali Ve Çelik Fabrikası (1931- Genişletildi)

18-Eskişehir Şeker Fabrikası (1934)

19-Turhal Şeker Fabrikaları (1934)

20-Konya Ereğli Bez Fabrikası(1934)

21-Bakırköy Bez Fabrikası (1934)

22-Bursa Süt Fabrikası (1934)

23-İzmit Paşabahçe Şişe Ve Cam Fabrikası (1934 Temel Atma)

24-Zonguldak Antrasit Fabrikası (1934 Temel Atma)

25-Zonguldak Kömür Yıkama Fabrikası (1934)

26-Keçiborlu Kükürt Fabrikası (1934)

27-Isparta Gülyağı Fabrikası (1934)

28-Ankara, Konya, Eskişehir Ve Sivas Buğday Siloları (1934)

29-Paşabahçe Şişe Ve Cam Fabrikası (1935 – Tamamlandı)

30-Kayseri Bez Fabrikası (1934 Temel Atma)

31-Nazilli Basma Fabrikası (1935- Temel Atma)

32-Bursa Merinos Fabrikası (1935 Temel Atma)

33-Gemlik Suni İpek Fabrikası (1935 Temel Atma)

34-Keçiborlu Kükürt Fabrikası (1935)

35- Ankara Çubuk Barajı (1936)

36-Zonguldak Taş Kömür Fabrikası (1935)

37-Barut, Tüfek Ve Top Fabrikası (1936)

38-Nuri Demirağ Uçak Fabrikası (1936- İlk Türk Uçağı Nud-36 Üretildi)

39-Malatya Sigara Fabrikası (1936)

40-Bitlis Sigara Fabrikası (1936)

41-Malatya Bez Fabrikası (1937 Temel Atma- Bu Fabrika Hariç Bütün Bez Ve Dokuma Fabrikaları Atatürk’ün Sağlığında Açılmıştır.)

42-İzmit Kağıt Ve Karton Fabrikası (1934- Temel Atma)

43-Karabük Demir Çelik Fabrikası (1937- Temel Atma)

44-Divriği Demir Ocakları (1938)

45-İzmir Klor Fabrikası (1938- Temel Atma)

46-Sivas Çimento Fabrikası (1938-Temel Atma).

Bunlar Atatürk’ün sağlığında yapılan ve sonrasında AKP tarafından özelleştirilerek tarihe gömülen fabrikalar. Bir de Atatürk sonrası cumhuriyet hükümetlerinin bu ülkeye kazandırdıkları ve yine 2002-2019 döneminde AKP tarafından özelleştirilen tesisler var.

Ataköy Hidroelektrik Santrali,

Beyköy Hidroelektrik Santrali,

Çıldır Hidroelektrik Santrali,

Denizli Jeotermal Santrali,

İkizdere Hidroelektrik Santrali,

Kuzgun Hidroelektrik Santrali,

Mercan Hidroelektrik Santrali,

Tercan Hidroelektrik Santrali,

Engil Gaz Türbinleri Santrali,

Seyitömer Termik Santrali,

Kangal Termik Santrali,

Yatağan Termik Santrali,

Murgul Hidroelektrik Santrali,

Çatalağzı Termik Santrali,

Kemerköy Termik Santrali,

Yeniköy Termik Santrali,

Orhaneli Termik Santrali,

Tunçbilek Termik Santrali,

Soma Termik Santrali,

Kırşehir Şeker Fabrikası,

Turhal Şeker Fabrikası,

Çorum Şeker Fabrikası,

Elbistan Şeker Fabrikası,

Muş Şeker Fabrikası,

Erzincan Şeker Fabrikası,

Erzurum Şeker Fabrikası,

Afyon Şeker Fabrikası,

Bor Şeker Fabrikası,

Alpullu Şeker Fabrikası,

Adana Sigara Fabrikası,

Ballıca Sigara Fabrikası,

Bitlis Sigara Fabrikası,

İstanbul Sigara Fabrikası,

Malatya Sigara Fabrikası,

Tokat Sigara Fabrikası,

Yavşan Tuzlası,

Ayvalık Tuzlası,

Çamaltı Tuzlası,

Çankırı Kaya Tuzlası,

Tuzluca Tuzlası,

Sekili Tuzlası,

Kağızman Tuzlası,

Kaldırım Tuzlası,

Kayacık Tuzlası,

Mazıdağı Fosfat Tesisleri,

Adıyaman İşletmesi,

Malatya İşletmesi,

TÜMOSAN İşletmesi,

Bakırköy Konfeksiyon San. İşl.,

Çanakkale Sentetik Deri İşletmesi,

Diyarbakır İşletmesi,

Beykoz Deri ve Kundura İşletmesi,

Sarıkamış Ayakkabı İşletmesi,

Mersin Limanı,

İskenderun Limanı,

Samsun Limanı,

Bandırma Limanı,

Derince Limanı,

Salıpazarı Limanı (Galataport),

Tekirdağ Limanı,

Çeşme Limanı,

Kuşadası Limanı,

Dikili Limanı,

Trabzon Limanı,

Seyitömer Linyitleri İşletmesi,

Güney Ege Linyitleri İşletmesi,

Murgul Bakır İşletmesi,

Samsun Bakır İşletmesi,

Yeniköy Linyitleri İşletmesi,

Bursa Linyitleri İşletmesi,

Sakarya Traktör Sanayi,

Ereğli Demir ve Çelik,

Eti Alüminyum,

Eti Bakır,

Eti Elektrometalurji,

Eti Gümüş,

Eti Krom,

Gübre Fabrikaları,

PETKİM,

HAVELSAN,

THY,

TELEKOM,

TÜPRAŞ.

Tabii ki bu özelleştirmelerle sadece geçmişimizin mirası hiç edilmedi. On binlerce insan da işsiz kaldı.

Köy Enstitüleri

Cumhuriyetin kalkınma hamleleri sadece fabrika kurmaktan mı ibaretti? Asla! Burada Köy Enstitüleri’ni de anmamız lazım. Daha yazmaya devam edecektim ama yazı çok fazla uzadı. O yüzden bu Köy Enstitüsü meselesini gelin ehlinden dinleyin ve Türkiye’nin neler kaybettiğine şahit olun.